7/24 ONLİNE ÜYE GİRİŞİ
 ONLİNE WEB ŞUBE 
 
 
                        
UYARI: Adı/Soyad BÜYÜK HARF ile Yazınız
UYARI: Doğrulama için 2 kez Giriş Yapınız
KURUMSAL/POSTA GİRİŞİ
Bayram ÇINAR
narder@hotmail.com.tr
Ne idik Ne olduk ???
30/10/2012

Değerli dostlar ülke gündemimiz seçimeve terör'e kilitlenmiş ve her gün bulunduğunuz ortamlarda seçimlerle ilgili konuşmalara şahit olmaktayız. Fakat asıl gündemin bu olmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü sanal bir kavga üretilerek milletimizin asıl gündemi konuşmalarına ve düşünmelerine fırsat bırakılmıyor kanısındayım. Bundan dolayıdır ki ben asıl gündemde olması gerekenlere değinmek istiyorum. Ne idik ne olduk sorusunu gelin birlikte analiz edelim. Önceden nasıl olduğumuz yazayım, sizde bu gün ne olduğumuzu düşünün.

Faziletli idik: Kimsenin malına, mülküne göz dikmez, kimsenin namusuna yan bakmazdık. Hırsızlık nedir bilmez, dilenciliği meslek edinmez kimseyi küçümsemezdik. Batılın karşısında dimdik durarak Hakkı haykırır Avrupa’nın içlerine Kelimeyi Tevhid bayrağını dikmek için mücadele ederdik. Hakkın hakim olması tek gayemizdi.

Dürüsttük: Bir zamanlar Londra ticaret odasının en görünen yerinde bir levhada şu yazardı. ‘ Osmanlılarla alış veriş et yanılmazsın’.

İtibarlıydık: Bir zamanlar avrupanın bazı ülkelerindeki ticaret odalarında oylar eşit çıkınca Osmanlı tüccarının oyu iki sayılır onun dediği olurdu.

Merhametliydik: İnancımız gereği hangi milletten olursa olsun mazlumun yanında zalimin karşısında olurduk. Zalimlerle asla işbirliği yapmazdık.

Temizdik: Yere bile tükürmezdik. Hatta Osmanlı askeri teşkilatını Avrupa'ya tanıtmasıyla meşhur Comte de Marsigil, yere tükürmedikleri için atalarımızı şöyle eleştiriyor: “Osmanlılar hiç bir zaman yere tükürmezler. Daima yutkunurlar."

Çevreciydik: Kurak günlerde ücretle adamlar tutup sokaktaki ulu ağaçları sulatır, göçmen kuşların yorgunluk atması için saçak altlarına kuş sarayları yapardık. Bunlara öyle çok örnek var ki, saymakla bitmez.

Harama el sürmezdik: Fransız müellif Motray, 1700'lerdeki halimizi şöyle anlatıyor: “Osmanlı dükkânlarında hiç bir zaman tek meteliğim kaybolmamıştır. Ne zaman bir şey unutsam, hiç tanımadığım dükkâncılar arkamdan adam koşturmuşlar, hatta bir kaç kere Beyoğlu'ndaki ikametgâhıma kadar gelmişlerdir."

Medeniydik: İngiliz sefiri Sor James Porter ise, 1740'ların Osmanlı’sı için şunları söylüyor: "Gerek İstanbul'da, gerekse imparatorluğun diğer şehirlerinde hüküm süren emniyet ve asayiş, hiç bir tereddüde imkân bırakmayacak şekilde isbat etmektedir ki, Osmanlılar çok medeni insanlardır."

Hırsızlık nedir bilmezdik: Ubicini Dr. Brayer'i şöyle doğruluyor: "Bu muazzam payitahtta dükkâncılar, namaz saatlerinde dükkânlarını açık bırakıp camiye gittikleri ve geceleri evlerin kapısı basit bir mandalla kapatıldığı halde, senede dört hırsızlık vakası bile olmaz. Aynı dönemde Ahalisi sırf Hıristiyan olan Galata ile Beyoğlu'nda ise hırsızlık ve cinayet vaka’ları olmadan gün geçmez idi."

Naziktik: Sokakta kavga enderdir. Kahkaha sesi nadirattan işitilir.Yaratılanı severdik yaratandan ötürü.

Cihana örnektik: Bu konuda dilerseniz Elisee Recus'u dinleyelim, bize 1880'lerdeki halimizi anlatsın: “Osmanlıdaki iyilik duygusu hayvanları dahi kucaklamıştır. Bir çok köyde eşekler haftada iki gün izinli sayılır... Osmanlılarla Rumların karışık olarak yaşadığı köylerde ise bir evin hangi tarafa ait olduğunu kolaylıkla anlayabilirsiniz. Eğer evin bacasında leylekler yuva yapmışsa, bilin ki O ev bir Osmanlı evidir." (Küçük Asya, c. 9)

Hayırseverdik: Köylülerin hiç tanımadıkları insanlara dağlardan inip ayran ikram ettiklerine şahit oluyoruz.Bu tespiti, İslâm ve Osmanlı düşmanı avukat Guer,den dinleyelim “Osmanlı şefkati hayvanlara bile şamildir"  "Hayvanları beslemek için vakıflar ve ücretli adamları vardır. Bu adamlar sokak başlarında sahipsiz köpeklere ve kedilere et dağıtırlardı demiştir. Sokaktaki ağaçların kuraklıktan kurumasını önlemek için bir fakire para verip sulatacak kadar kaçık Müslümanlara bile rastlamak mümkündür. Bir çokları sırf azad etmek için kuşbazlardan kuş satın alırlardı,bunu yapan bir Osmanlı‘ya bu yaptığı işin neye yaradığını sordum. Küçümseyerek baktı ve şu cevabı verdi: "Allah'ın rızasını tahsile yarar dedi ."

Geçmişimizden uzaklaşmak bize pahalıya patladı. Ne dersiniz dostlar?



2398 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

UNUTULMAZ NİTELİKDE
BİR KÖŞE YAZISI
- 30/05/2021
Dünya bir konuk evi, bizlerde konuklarıyız.
GELECEĞE BAKIYORUM - 16/05/2017
GELECEĞE BAKIYORUM
Derneğimiz öncülüğünde İstanbul boğaz turu yaptık - 04/10/2016
Derneğimiz öncülüğünde İstanbul boğaz turu yaptık
Birlik ve bereaberliğimiz bozmak isteyen yerel ve küresel güçlere şerlere fırsat vermeyelim - 03/03/2016
Birlik ve bereaberliğimiz bozmak isteyen yerel ve küresel dış güçlere şer odaklarına fırsat vermeyelim...
SOSYAL MEDYA İlişkisi Bitti İlişkisi Başladı, Hocam Bekarmısın, Naber Kanki - 31/12/2014
SOSYAL MEDYA İlişkisi Bitti İlişkisi Başladı, Hocam Bekarmısın, Naber Kanki
ARKADAŞLAR KAZANDIM - 17/06/2014
ARKADAŞLAR KAZANDIM
Sizde dolandırılınca :Tüketici sorunları ve haklarınızı biliyormusunuz.... - 08/04/2014
Sizde dolandırılınca :Tüketici sorunları ve haklarınızı biliyormusunuz....
Başbakanlık BiMER 'e Mesaj Gönderdim. BİMER uyarıyor. - 20/02/2014
Başbakanlık BiMER 'e Mesaj Gönderdim. BİMER uyarıyor.
AMAN DİKKAT BABAMI BİLE DOLANDIRDILAR YARIN SİZDE DOLANDIRILABİLİRSİNİZ. - 03/02/2014
AMAN DİKKAT BABAMI BİLE DOLANDIRDILAR YARIN SİZDE DOLANDIRILABİLİRSİNİZ.
 Devamı